dünyanın yedi harikası
 felsefe dünyası
 ünlü ressamlar ve resimleri
 icatlar ve keşifler
 Namık Kemal hürriyet kasidesi
 Mevlana ve Mesnevi
YAZAR VE ŞAİRLER HAKKINDA etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
YAZAR VE ŞAİRLER HAKKINDA etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Necip Fazıl’ın şiirlerinde “ölüm” konusu

Necip Fazıl’ın şiirlerinde “ölüm” konusu, işlenen konuların başında gelir. “ÇİLE” isimli şiir kitabında, ölüm konulu şiirlerin bulunduğu ayrı bir bölüm vardır. Şair, insanların ecelleri belli olduğu halde, ölüme çare aramalarındaki gülünçlüğü şöyle anlatıyor; Gökte zamansızlık hangi noktada? Elindeyse yıldız yıldız hecele! Hüküm yazılıyken kara tahtada İnsan yine çare arar ecele! İnsanlar ...
devamını okuyunuz... >>

ENİS BEHİÇ KORYÜREK

PEYGAMBERLİK MERTEBESİNE YÜKSELTİLEN ŞAİRİMİZ VARDI Son dönemlerde ülkemizde "medya" ile "medyum" birbirine karıştı. Yandaş medyada bilgiye-belgeye dayanmayan senaryolar üretiliyor. Komplo teorilerini, ruh çağırma seanslarına katılıp ruhlarla konuşarak mı yapıyorlar, bilemem. Bildiğim, geçtiğimiz yıllarda ruh çağırma seanslarına katılan ünlü şairler, yazarlar ve gazeteciler olduğudur. Hatta bir gün, ...
devamını okuyunuz... >>

Peyami Safa, Yahya Kemal’i ANLATIYOR

İstanbul aşkını anlatırken “İstanbul, onun gözünde bir coğrafya değil tarihtir. Bir şehir değil semboldür” diyor. Yahya Kemal’in İstanbul’unu iyi anlamak gerektiğini belirten Peyami Safa, bunun aruzun son şairini de, kendi tarihimizi de, inkılabımızı da iyi anlamanın şartlarından biri olduğunu ifade ediyor. Yahya Kemal’in İstanbul sevgisinin sebeplerinden biri de payitaht olmasıdır. Tarihimizi, ...
devamını okuyunuz... >>

NAZIM HİKMET

Nazım Hikmet'in Bursa Cezaevi'nde tutsaklık günleri. Koğuş arkadaşlarını okumaya yazmaya yönlendiren Nazım, aynı zamanda cezaevi yönetimine de yardım etmektedir. Cezaevi denetimine Adalet Bakanlığı'ndan bir müfettiş gelir. Birkaç gün denetim yaptıktan sonra müdüre: - Nazım da buradaymış, çağır da görelim nasıl biridir? der. Nazım'ı odaya getirirler. Müdür koltuğuna iyice kurulan müfettiş Nazım'ı ...
devamını okuyunuz... >>

FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA

DEMİŞ Kİ: “Şairlik halim selimliktir” dedi. Öfkeliydi;  “Bu halk var ya, kişilik sakatlığı yaşıyor, şiirden ne anlar, ben ne diyorum ki... Sen şairsen bir namazın en önemli rekatındasındır yazarken.” Ne güzel söylemiş üsta ...
devamını okuyunuz... >>

NECİP FAZIL'DAN

Akıl, kendisi olmadığı vakit hiçbir şey yapılamayacak olan, kendini her şey zannettiği vakit de hemen sıfıra inen ve ebedi felakete köprü dayayan, en büyük ilahi nimetle korkunç hüsran vesilesi arasında bir bakıma harikalar harikası, bir bakıma aşağının aşağısı bir vasıtacıktan başka bir şey değildir.” (İdeolocya Örgüsü “Niçin küçülüyor eşya uzakta? Gözsüz görüyorum rüyada nasıl? Zamanın raksı ne ...
devamını okuyunuz... >>

NECİP FAZIL KISAKÜREK

Necip Fazıl’ın şiirlerinde “ölüm” konusu, işlenen konuların başında gelir. “ÇİLE” isimli şiir kitabında, ölüm konulu şiirlerin bulunduğu ayrı bir bölüm vardır. Şair, insanların ecelleri belli olduğu halde, ölüme çare aramalarındaki gülünçlüğü şöyle anlatıyor; Gökte zamansızlık hangi noktada? Elindeyse yıldız yıldız hecele! Hüküm yazılıyken kara tahtada İnsan yine çare arar ecele! İnsanlar bir bir ...
devamını okuyunuz... >>

NECİP FAZIL KISAKÜREK

Bir gazetede tefrikası çıkıyor. Bugün yazıyı verir, yarınki gazetede çıkar. Bir defasında yazıyı hazırlamaya vakit bulamamış. Matbaanın önünden geçerken mürettibi gördü ve "Üstad yazı gelmedi" deyince, "yetiştiremedim, gel ben sana söyleyeyim sen harflerini diz" teklifinde bulundu. Mürettib "peki" dedi "harf kutularını kontrol edeyim" Ama baktı ki bir harf kutusu boş, "Üstad'ım maalesef olmayacak, ...
devamını okuyunuz... >>

ORHAN AMCA..

Orhan Veli ile İstanbul'da, Küllük adlı dergide, Cavit Yamaç tarafından tanıştırılan Rıfat Ilgaz, o an sadece gülümseyebilir. Halbuki üç senedir Orhan Veli'nin şiirlerini okumaktadır. Orhan Veli ise "Philippe Soupault'u çok seviyorsunuz herhalde!" diyerek takılır O'na. Araya giren Cavit Yamaç "Rıfat'ın en iyi yanı Fransız şiirinden yararlanacak kadar Fransızca bilmemesidir!" sözleriyle Rıfat Ilgaz'ı ...
devamını okuyunuz... >>

Mikrop korkusu hastası olan Abdulhak Şinasi,

Mikrop korkusu hastası olan Abdulhak Şinasi, Türk Edebiyatında daha çok münekkit olarak tanınmıştır: "Abdülhak Şinasi mikrofobdur; yani mikrop korkusu hastalığı öylesine ki, Birinci Dünya savaşı'nda yarı körler, topallar ve kolsuzlar bile askere alınırken, Abdülhak Şinasi, cinnet derecesine vardığı bu hastalığı yüzünden savaştan kurtulmayı bilmiştir. Aynı hastanın, bütün bu marazi hallerine denk ...
devamını okuyunuz... >>