dünyanın yedi harikası
 felsefe dünyası
 ünlü ressamlar ve resimleri
 icatlar ve keşifler
 Namık Kemal hürriyet kasidesi
 Mevlana ve Mesnevi

CEM YILMAZ:''BEN ÇOCUKKEN ÇOK SALAKTIM.''

Ben cocukken cok salaktim.

-Edip Akbayram'in ismini Edi zannederdim.
-Yani o, benim icin "Edi Pakbayram"di.

-Ablama, "Nasil olup da koca bir gunu canin sikilmadan evde oturarak geciriyorsun?" Demistim.
-"Buyuyunce insanin cani sokakta oynamak istemez ki" cevabini vermisti.
-Uzunca bir sure buyuyup buyumedigimi anlamak icin kendime, "Canin sokakta oynamayi istiyor mu?" diye sormustum. 



-Annem erkegin cinsel organini "pipi" kadininkini "kutu" olarak 
tanimlamisti. 

O zamanlar TRT'de Cenk Koray'in sundugu "Tele Kutu" diye bir yarisma 
vardi. 
Yarismacilar, "Hayir Cenk Bey. Ben kutumu açmak istiyorum" deyince kosarak 
odadan kaçardim. 

-Sabahlari kalktigimda aklimin hala yerinde olup olmadigini anlamak icin 2+2,3+4 gibi toplama islemleri yapardim.
-Sonuclar dogru olunca da cok sevinirdim.

-Dedemle parka gittigimiz bir gun TRT'ciler cekim icin oradaydi.Beni oynarken cektiler.
-Yayin gunu bizim aile jeneriginde gozuktugum cocuk programini izlemek icin televizyon basina gecti.
-Kendimi ekranda gorunce, "Beni niye parkta unuttunuuuz?" diye gozyaslarina bogulmustum.

- "Geri vites" kavramim yoktu.
-Sofor, kolunu koltuga atip arkaya dogru bakinca araba otomatikman geri geri gidiyor zannederdim.

-Benden buyuk kuzenlerim dondurmacilarin dondurma kulahlarinin sivri kismiyla kulaklarini karistirdigini soylemisti.
-Inanmistim. Hala da kulahlarin sivri kisimlarini yemem. cope atarim.

-Babaannem bir gun gelirse sevdigim dizilerin olmadigi bir gun gelsin istiyordum.

-Abimle Karaoglancilik oynardik.
-O Karaoglan olurdu, beni de Bizans askeri yapardi.
-Sonra evire cevire doverdi.
-cok muhim bir sey yaptigimi sandigim icin canim yansa bile hic sesimi cikarmazdim.

-Yesil ve siyah zeytinin ayri agaclarda yetistigini sanirdim.

-Bulmacalardaki, "Annenin erkek kardesi" kismina dayimin bes harfli ismini sigdirmaya calisirdim.

-Anaokulunda patates baskisi yapmayi ogrenmistik.
-O kadar hosuma gitmisti ki, evde duvarlara, masa ortulerine filan basmistim.
-Ancak sanat merakim annemin yeni aldigi beyaz etege patatesi yapistirmamla son bulmustu.
-Hem gonlunu almak hem de el koydugu patateslerime kavusmak icin dahiyane bir fikirle ogretmenimin yanina gittim.
-"Annem" yazisini patatese oydurttum.
-Sevincle eve gelerek soyundum.
-Renkli boyalara batirdigim patatesi vucudumun her tarafina bastim.
-Sonra da annemin karsisina gectim. Beni o halde gorunce aglamaya baslamisti.

-Madonna ile Maradona'yi kardes zannederdim.
-Kendi kendime, "Bunlarin babasi ne sansli be. Bir cocugu futbolun krali, biri muzigin kralicesi"derdim.

-Birinden ozur diledigim zaman Allah'in bana bir ozur verecegini sanirdim.
-Sakat olacagimi dusunup hemen "diledigim ozru " geri alirdim.

Kurban Bayrami'nda toplanan derilerden ucak yapildigini sanirdim.
-Ucaklarin dis yuzeyinin bu derilerle kaplandigi icin Turk Hava Kurumu'nun topladigini dusunuyordum.
-Ucak kacirma filmlerinde silahla ates edildiginde ya da bomba patladiginda, "Ayyy! Deri delindi!" derdim.

- "Gil" diye konusanlari fakir zannederdim.

-Annem banyodan ciktiktan sonra babamin soyledigi, "Sihhatler olsun" lafini "Saatler olsun" diye anlardim.
-Bunun da, "Banyoda amma cok kaldin" gibi bir sey demek oldugunu sanip babamin anneme kizdigini dusunurdum.
-Annemin buna karsin niye sadece, Sagol" dedigini merak ederdim. "Ne kibar kadin,derdim.

Hiç yorum yok: